18 Kasım 2014’de oynamaya başladığım Grand Theft Auto V’i 5 aylık bir sürede dün itibari (toplam oynama süresi 490 saat) ile tüm achievement’leri kazanarak tamamlamış olmanın gururunu yaşıyorum. Oyunu PS4’de oynayan kitle içinden sadece %0.1’lik dilimin başarabilmiş olduğu işi başarmak benim gibi yaşlı bir oyunsever için gurur duyulacak birşey.
Yaklaşık 1986 yılından beri bilgisayar oyunları oynayan bir kişi olarak GTA V bağlamında oyun dünyasının gelişimi hakkında birşeyler söyleyebilecek bilgi birikimine ve tecrübeye sahip olduğumu düşünüyorum. Şöyle ki GTA V şu ana kadar oynadığım en iyi oyundur. Binlerce oyun görmüş, strateji olsun, adventure olsun, shoot’em up olsun, 1st person shooter olsun, simülasyon olsun, tür ayrımı yapmadan yüzlerce oyunu vakit ayırarak oynamış biri olarak söylüyorum bunu.
Oyun dünyasının geleceği open world (açık dünya). Yani oyuncu haritada ona izin verilen yerlerde değil, tamamıyla özgür olarak her yerde oynayabilmeli oyunu. Belli bir patika izleyerek oynanan oyunların hiçbir geleceği yok. Bilgisayar dünyası ilk açık dünya deneyimini 1990-1991 yıllarında Midwinter I ve II ile yaşamıştı. Daha sonra Hunter diye bir oyun gelmişti. Yakın dönemde bana en iyi açık dünya deneyimi yaşatan oyun Far Cry 3 olmuştur.
Açık dünyanın yanında oyuncunun en önemli beklentisi Free Mode. Yani bu açık dünyada görevler dışında hiçbirsey yapmadan özgürce dolaşabilme imkanı. 2005’de Need For Speed Most Wanted oynarken bu keyfi tatmıştım.
GTA V bu iki özelliği barındıran bir oyun ve nedense (belki de gerçekçi bir kişi olduğum için) hayali bir şehirde geçse de içinde bulunduğumuz ortamı ve yaşantıyı canlandırdığı için fantastik açık dünya oyunlarına göre bana daha çok hitap ediyor.
Oyunu oynamaya başladığımda bu kadar başarılı olabileceğimi dürüstçe söylemek gerekirse düşünmemiştim. Konsolda oyun oynamaya daha bir ay önce başlamıştım, DualShock’un kontrollerine alışmak biraz zordu, hele hele 1st person shooter bölümleri içeren bir oyunda kullanabilmek gerçekten zordu. Oyunun story modunu bitirmenin yanında online’da da birşeyler becerebilmek gerekiyordu, nitekim benim online oyun deneyimim de pek yoktu. Yaşı 40’a yaklaşmış bir kişinin reflekslerinin zayıflaması, hızlı karar vererek düşündüğünüz şeyi koordine edebilme, kombinasyonu sağlama reaksiyon süresi yaş ilerledikçe oldukça yavaşlıyor.
Herşeyi en ince detayına kadar incelemek, atladığım birşeyler olmamasına özen göstermek gibi takıntılı bir yapıya sahip olmam nedeniyle story modunda tüm görevleri bitirdim. Oyun başarısız 2 denemeden sonra o görevi atlamanıza izin veriyor. Ama ben bu seçeneği hiç kullanmadım, görev ne kadar zor olursa olsun en azından bronz madalya alarak o görevi tamamladım. Tamamladığım görevleri tekrar baştan oynayarak bronzu gümüş, gümüşü altın yapmaya çalıştım. Aynı şeyi Stranagers and Freaks görevleri için de yaptım.
Story bölümünü yaklaşık 1 ayda (random events ve diğerleri dahil) tamamlayarak %100’ünü bitirdim. Sıra hiç deneyimim olmayan online bölümüne gelmişti. İlk 30-40 level gerçekten zor geçti. Hem karakterin özellikleri zayıf, hem kullanılabilecek silahlar sınırlı. Özellikle 50. level sonrası online kısmı daha zevkli geçmeye başlıyor, tabi hile yapanları ve ortalıkta sağa sola bomba atarak gezenleri saymazsak. 11 Mart’ta Online Heists eklentisinin çıkması ile birlikte eskisine göre GTA V ile daha uzun süre oynamaya başladım.
Online achievment’ları kazanabileceğimi pek düşünmüyor olmama karşın, belli bir noktadan sonra özellikle Numero Uno’yu kazandıktan sonra, platinum kupaya çok çok yaklaştığımı fark ettim. Oyunu achievement’lar için oynamadım, keyif aldım, eğlendim, bazen hırs yaptım. Genel olarak bakınca kazandığım bu platinum kupa, Rockstar’ın bana “sen bu oyundaki herşeyi hemen hemen yaptın, atladığın pek fazla birşey yok, ne zaman ne yapacağını biliyorsun, seni tebrik ederiz” demelerinin eğlenceli ve kalıcı bir yolu.
Bilmiyorum GTA VI çıkar mı, yada GTA V’den daha iyi bir oyun bu diyebileceğim bir oyun? Ben bu oyunları oynayabilecek reflekslere, güce, kapasiteye sahip olabilir miyim? GTA V’e ayrıdığım kadar vakit ayırabilir miyim?